Umut ve hüsran
Koskaca bir yılı geride bıraktık.Acısıyla, tatlısıyla yaşanmışlıkların üstüne bir sünger çekip, yeni yıl için umutlar beslemeye başladık.
Son iki yıl ,hem Sivas, hem Türkiye açısından, daha doğrusu dünya açısından karanlık,korku,heyecan ve hastalıklar yılı olarak geride kaldı. Çok canımızı kara toprakla buluşturduk. Aile bireylerimizle dahi yan yana gelemez olduk. Hatta, cenazesine gidemediğimiz çok canımız oldu. Hastalık illeti bizleri her şeyden uzaklaştırdı.
Her gün TV ekranlarında yaşananları, hastalığın seyrini, bu hastalıkla birlikte hayatını kaybedenlerin sayılarını görmekten bir şey yapamaz hale geldik.
Çok şükür o yıllar geride kaldı diyerek, yeni yıla bakış açımızı değiştirdik. Aslında yeni yıl değişiklikleri umutlar, yılın değişmesiyle ilgili değil, sizim beklentilerimiz olarak öne çıkıyor.
Her yılın sonunda, gelecek olan Yeni yıldan bir şeyler de isteriz.Yeni yılın bir değişim yılı olduğuna inanır ve beklentileri de bu yönde yaparız. “Yeni yılın size ve ailenize…” diye başlayan umut dolu cümleler ile sosyal medyadan veya telefonlarla yakınlarımızı arar,onlara bizden değil de, yeni yıldan gelecek olan müjdeleri sıralarız.
Aslında yeni yıl bir şey getirmez. Biz kendi kendimize getiririz. Ama, yeni yıldan bir şeyler beklemek umudu artırır. Bir nevi “ben değil o yaptı” gibi düşünceler içerisine gireriz. Sonuca baktığımızda yeni yılın beklentilerini kendi beklentilerimiz olarak görmeye başlar ve zaman zaman da umudu hüsrana döndürürüz.
Yine de umutlu bakmak gerekir yeni yıla
Sivas açısından birlik ve beraberliğin ön plana çıktığı, Kısır çekişmelerden uzak, ben yerine biz duygusu ile hareket edildiği, ve tüm beklentilerin yerine getirildiği bir yıl olsun yeni yıl.
Aslında yazacak çok şey var ama,
Bu yazdıklarımın içindeki mesajları iyi okumak ve düşünmek gererir.
Umudu hüsrana döndürmeyelim.
Sivas olay adına diyoruz ki “Acısıyla ,tatlısıyla bir yılı daha geride bıraktık. Yeni yılın sizlere, ailenize mutluluk,huzur,neşe ve başarı getirmesi dileğimizle. Her şey gönlünüzce olsun.Yüzünüzden gülücükler biran olsun eksilmesin.”