Yiğidoya Yürek Dayanmaz
Süper lige çıktığımız günden beri deplasmanda puan alamadığımız tek takım Galatasaray’dı. Dün oynadığımız karşılaşmada bir ilki başararak deplasmanda ilk puanımızı almış olduk. Adeta psikolojik bir savaşı yaşadığımız bu deplasmanda birçok alanda mücadele vererek karşılaşmayı tamamladık. Türkiye’de futbol maalesef sadece sahada oynanmıyor. Dış etkenlerin sahaya etkisi oldukça fazla. Futbolumuzun gelişmemesinin nedenlerinden en önemlisi de bu olsa gerek. Üç takım gerçeğinden başka bir şey tanımayan büyük bir futbol kamuoyu oluşmuş durumda. Bu oluşumlar ne yazık ki ülkemiz futboluna hiçbir katkı sağlamamakta. Böyle bir atmosferde İstanbul’da bir puanla da olsa dönmenin büyük başarı olduğunu düşünüyorum.
Karşılaşmaya değinecek olursak takımımızın birçok oyuncusundan yoksun bir şekilde bu deplasmana gitmesi büyük handikaptır. Sahadaki mücadele eden futbolcularımızın haricinde defans bölgemizde görev yapabilecek yedek bir oyuncumuz dahi yok. Futbolcularımızın sakatlık sürecinin uzaması nedeniyle takımda alternatif oyuncu oluşturmak noktasında büyük sıkıntı yaşıyoruz. Böylesine sıkıntı yaşadığımız bir ortamda Galatasaray karşısında çok üst düzey mücadele beklemekte biraz hayalcilik olur. Yine de sahada mücadele eden futbolcularımız tüm enerjilerini sahaya yansıtarak karşılaşmanın son dakikasına kadar olağanüstü mücadele verdiler.
Karşılaşmaya ev sahibi Galatasaray takımı topa sahip olarak oyuna başladı. Yatabare’nin hava toplarındaki üstünlüğü Galatasaray takımının defans oyuncularını maçın başından itibaren oldukça zorladı. Dokuzuncu dakikada böyle bir pozisyonda topu uzaklaştıramayan Galatasaray defansına Max Gradel cezayı kesti. Sivasspor’un bulduğu bu gol bir anda sahada şok etkisi oluşturdu. Bu golden sonra kalemizde baskı daha fazla hissetmeye başladık. Belki 20 dakika kalemizde golü görmemiş olsaydık daha farklı bir hikayeye şahit olabilirdik. Yediğimiz golden sonra oyunda dengeyi oluşturduk. Orta alan oyuncularımızın pas yüzdelerini artırdıklarından rakibin üzerine gitme şansını da yakaladık.
Ahmet Oğuz’un kullandığı uzun taç atışları Sivasspor’umuz için önemli bir silah olduğu gerçeğini de bu maçta görmüş olduk. İkinci attığımız golde yine güzel bir organizasyon ve ardından gelen ikinci golümüz bizleri sevince boğdu. Bu golden sonra kalemizde çok net pozisyon vermeden ilk yarıyı tamamlamış olduk.
Karşılaşmanın ikinci yarısında tamamen skoru korumak hedefiyle oynadık. Defansif olarak çok fazla hata yapmadan ikinci yarıyı tamamladık. İkinci yarıda ofansif olarak üretkenliğimiz olmadı. Yedek kulübesinden hamle yapılacak oyuncumuzun da kısıtlı olması ikinci yarı için teknik direktörümüz Rıza Çalımbay’ın da elini bağladı. Bu bağlamda yapılacak belki de en doğdu iş skoru korumaktı. Yediğimiz penaltı golü maalesef karşılaşmanın beraberlikle sonuçlanmasına sebep oldu. Sonuç olarak İstanbul deplasmanında şampiyonluğun güçlü adayından aldığımız bir puan da önemli. Karşılaşma öncesi futbol hakemleri üzerinde baskı oluşturmaya çalışan Galatasaray takımının baskıları karşılaşmayı yöneten hakem Ali Şansalan’ı da oldukça etkiledi. Rahat bir maç yönetemeyen karşılaşmanın hakemi Sivassporlu oyunculara gösterdiği kartlarla stresini attı.
Maç sonrası yorumlara baktığımızda bu maçın ne kadar zor olduğunu anlamış oluyoruz. Birçok kendini yorumcu zanneden büyük takım yalakaları izledikleri maçın bazı bölümlerini maalesef gözlerini kapatarak izlediklerine şahit oluyoruz. Adaleti sadece hakemlerin yönetiminde değil her alanda kullanmamız gerektiğini eklemek istiyorum. Türkiye’de futbol gelişecekse her alanda oluşan adaletle gelişecektir. Adaletin olmadığı yerde başarıdan bahsetmek mümkün olmaz.
Böylesine zorlu bir mücadelede bir puanla dönen takımımızı canı gönülden kutluyorum. Bu hafta sonu oynayacağımız Karagümrük karşılaşmasında Max Gradel ve Yatabare ikilisinden yoksun çıkmamızın takımımıza nasıl etkileyeceğini de merak ediyorum. Ligin kalan haftalarında rahat nefes alabilmemiz için bu karşılaşmayı kazanmaktan başka çaremiz de yoktur. İnşallah güzel bir galibiyetle haftayı tamamlarız. Takımımız yüreğini ve enerjisini sahaya yansıtınca problem yaşamayacağımızı düşünüyorum. Yiğidolar hepinize bol enerjili günler diliyorum.