Maç Kaça Kaç Oynandı
Karşılaşma öncesinde herkes Beşiktaşın eksiklerinden bahsetti, sanki koskoca Beşiktaş sahaya 11 oyuncu ile çıkmayacakmış gibi. Oysaki karşılaşmanın başlama düdüğünden itibaren gördük ki sahada eksik olan Sivasspormuş. Beşiktaş geniş kadrosundan 11 futbolcuyu sanhaya sürdü. Herkes bilirki Vodofon parkta Beşiktaşın 12. adamı ateşli taraftarıdır onlarda görevini eksiksiz yaptı. Başkan Ahmet Nurçebi’nin hafta boyu tehdit ettiği hakem tiryosu ise tehdide boyun eğmiş ve çoktan Siyah beyezlı formayı sırtına geçirmişti. Böylece Beşiktaş 11 kişilik sivasspor karşısında sahada 16 kişi ile oynamaya başladı.
Prensibimdir kolay kolay karşılaşmalarda hakem konuşmam ve yazmam, mümkün mertebe sahada oyannan oyunu yorumlamaya çalışırım. Ancak Yaşar Kemal Uğurlu ve ekibi yazılmayacak gibi değildi. Tüm taktir haklarını Beşiktaştan yana kullandı. Faul pozisyornlarında bir türlü standardı tutturamadı. Evet Beşiktaşın 32’de Güven Yalçın ile kazandığı gol muhteşemdi lakin o golden bir dakika sonda Henrique’nin pozisyonu bal gibi penaltıydı. Meğerse Beşiktaş başkanının tehditlerinden etkilenen sadece sahadaki hakemler değilmiş, vardakilerde aynı tehdide boyun eğmiş. Henique savunma oyuncusu ile aynı hizada olmasına rağmen var hakemleri görevli teknik ekiple birlikte kıl payı ofsaytı icad ediverdi… Sivasspor’un penaltısı güme gitti. Karşılaşmanın ikinci yarısında Josef’in Yorge Felix’e yaptığı hareket sarı değil kırmızı karttı. Kemal Uğurlu sarı kartla geçiştirdi Beşiktaş’ı sahada 11’e 11 tuttu.
Gelelim bizim sahada ne yaptığımıza ve ne yapmadığımıza; Sivasspor son iki maçından altı puan çıkarmış moral üstünlüğü ile İstanbul’a gitmişti. Beşiktaş’ın moral olarak eksilerde olduğu gibi Kılasik oyuncu gurubundan da mahrumdu. Bu ortamda Rıza Çalımbay iki taktik anlayıştan birini tercih etmeliydi. Birincisi her zaman oynadığı takımına ezbertletiği oyunu oynayacak, yani topu rakibe verip bekleyecek kazanılan toplarla geçiş olunu oynayacaktı. Yada Beşiktaş’ın zaaflarını değerlendirmek için oyun üstünlüğünü ele alıp Beşiktaşa da kabul ettirerek oynayacaktı. Rıza hoca bizi yanıltmadı. Eksik olsada Beşiktaş Beşiktaştır diye kendi oyununu oynamayı tercih etti.
Topu büyük oranda rakibe bıraktı. Orta saha kurgusunda Faysal’ın olmayışı kazınılan topların etkili kullanılmasını engelledi. Sivasspor etkili çıkışlar yapamadı. Sivasspor’un ezberlediği oyunda vaz geçilmez isimlerden biri olan Yatabare yerine Kayode’nin tercih edilmesi ise ileri atılan topların tenis maçı gibi geri gelmesine sebep oldu. Son haftalarda ilk on birde yer bulan Felix ise çok etkisiz kaldı. Gradel bu sezon başından itibaren nasıl oynadı ise yine öyleydi. Adam geçemedi, orta yapamadı, kaleye şut atamadı. Ahmet Erdoğan değişikliğine kadar savunma beklerini heç oyuna sokamadık. Hal böyle olunca rakip kaleye gitme işini sadece Henrique’nin sırtına barıktık. Oda 65’ten sonra yoruldu.
Yakalaya biyleceğimiz en sıkıntılı Beşiktaş’ı yakalamamıza rağmen etkili olamadık.
Henrique ile bulduğumuz pozisyonlardan birinde Rıdvan Yılmaz topu kendi ağlarına göndererek bize umut verdi. O dakika itibari ile bir on deakika oyun tamda bizim istediğimiz pozisyona geldi. Beşiktaş moral çöküntü yaşarken Rıza hoca yanlışını doğruya çevirerek Kayode Yatbare değişikliği yaptı. İlerde top tutmaya hücum etmeye başlamıştık ki bize gol armağan eden Rıdvan’ın ortasında Günün şanşlı ve başarılı ismi Güven Beşiktaş’ı iki bir öne geçirdi. O dakidan sonra Beşiktaş Skoru korumak Sivasspor eşitliği sağlamak için mücadele etti. Top daha çok Beşiktaş sahasında kaldı ancak beklenen baskıyı birtürlü kuramadık ve karşılaşma beşiktaş’ın iki birlik üstünlüğü ile sona erdi. Sivasspor iki hafta aradan sonra puan kaybetti.
Evet Sivasspor maçı kazanacak oyun oynamadı. Ortasahamız bu sezonun başından itibaren yaşadığı organizasyon eksilğini yine yaşadı. Yine savunma ve hucum arasında iyi bir bağ kurumadı. Forvet hattımızda görev alan Kayode çok savruktu, Gradel yine yokları oynadı. Lakin karşılaşmanın böyle bitmesini sağlayan saha içinde oyanan oyundan daha çok saha dışındaki oyunlar oldu. Bu sezon şampiyonluğun birden çok adayının olması sözde büyüklerin Başkanından çaycısına kadar erken ağlamasına, erken dayılanmasına, erken feveran etmesine, ereken oyunu masaya çekmesine sebep oluyor. Böyle 38 hafta nasıl bitecek anlayan varsa beri gelsin…